Gecenin Sırrı
Bir zamanlar, gökyüzünde yumuşacık bulutların ve parlayan yıldızların olduğu bir diyar vardı. Bu diyarın bekçisi olan Ayışığı Perisi, her gece yıldızları yerleştirir ve çocukların rüyalarını aydınlatırdı. Ancak bir gece, yıldızlar yerinde yoktu. Gökyüzü karanlığa bürünmüş, bulutlar sessizce hareket ediyordu.
O sırada, minik Eylül yatağında uyumakta zorlanıyordu. Penceresinden dışarı bakıp, “Yıldızlar neden yok?” diye sordu. Tam o anda odasına yumuşak bir ışık süzüldü. Bu ışığın içinden Ayışığı Perisi belirdi ve dedi ki:
“Merhaba Eylül! Yıldızlar kayboldu ve senin yardımına ihtiyacım var.”
Eylül şaşkın ama heyecanlı bir şekilde, “Nasıl yardım edebilirim?” diye sordu.
Peri, “Seni Rüya Bulutları Diyarı’na götüreceğim. Orada yıldızların ışığını geri getirecek sihirli parçaları bulmamız gerekiyor,” dedi. Eylül, bu maceraya katılmaya karar verdi.
Rüya Bulutları Diyarı’na Yolculuk
Ayışığı Perisi, sihirli değneğini salladı ve Eylül bir anda kendini yumuşacık bir bulutun üzerinde buldu. Bulut, gökyüzünde süzülerek Rüya Bulutları Diyarı’na doğru ilerliyordu. Etraflarında rengârenk ışıklar dans ediyor, hafif bir melodi duyuluyordu.
“Burası gerçekten büyülü bir yer,” dedi Eylül.
İlk Durak: Parlayan Çiçekler Bahçesi
Eylül ve Ayışığı Perisi, Parlayan Çiçekler Bahçesi’ne geldiler. Ancak çiçeklerin ışığı sönmüştü. Bahçenin ortasında, yaşlı bir kelebek onları karşıladı ve dedi ki:
“Bu bahçeyi yeniden aydınlatmak için neşeli bir şarkı söylemelisin.”
Eylül, annesinin ona söylediği ninniyi hatırladı ve yumuşak bir sesle şarkı söylemeye başladı. Çiçekler bir anda parlamaya başladı ve bahçe canlandı. Bu ışık, yıldızların ilk parçasıydı.
İkinci Durak: Gümüş Nehir
Bir süre sonra Eylül ve Ayışığı Perisi, Gümüş Nehir’e ulaştılar. Nehir, ay ışığında gümüş gibi parlıyordu. Ancak suyun yüzeyi dalgalıydı ve geçiş imkânsız görünüyordu. Nehrin kenarında bir su perisi belirdi ve dedi ki:
“Nehri geçmek için en mutlu anını anlatmalısın.”
Eylül, “Bir gün, ailemle piknik yapmıştık. Çiçeklerin arasında koşarken çok mutluydum,” dedi. Su perisi, Eylül’ün sözlerinden etkilenerek nehri sakinleştirdi. Nehirden geçerken bir damla sihirli su aldılar. Bu, yıldızların ikinci parçasıydı.
Son Durak: Yıldız Ağacı
Son olarak, Yıldız Ağacı’na ulaştılar. Bu ağaç, dallarında yıldızları taşırdı ama şimdi karanlık bir sisle kaplıydı. Ayışığı Perisi, “Bu ağacı canlandırmak için kalbindeki en saf dileği söylemelisin,” dedi.
Eylül gözlerini kapadı ve içtenlikle, “Tüm çocuklar güzel rüyalar görsün,” dedi. Bir anda ağaç parlamaya başladı ve dallarındaki yıldızlar ışıldadı. Bu, yıldızların eksik olan son parçasıydı.
Yıldızların Geri Dönüşü
Eylül ve Ayışığı Perisi, topladıkları parçaları gökyüzüne geri götürdüler. Parçalar bir araya geldi ve yıldızlar yeniden parlamaya başladı. Gökyüzü, eski güzelliğine kavuşmuştu.
Ayışığı Perisi, “Eylül, senin yardımın sayesinde herkes güzel rüyalar görecek,” dedi. Eylül, yatağına geri döndüğünde huzurla uykuya daldı.
O geceden sonra, yıldızlar her zaman parlak kaldı ve Eylül, bu macerayı hep hatırladı.
Çocuk masalları arasında yer alan bu büyülü uyku masalı, Eylül’ün yıldızlara ışığını geri kazandırdığı yolculuğunu anlatıyor. Uyku masalları arayan aileler için ideal olan “Rüya Bulutları ve Gizemli Yıldızlar”, çocukların hayal gücünü geliştirirken rahat bir uykuya geçmelerine yardımcı oluyor.
